Gündelik hayatınızda sürekli gördüğünüz binaların müziğinin olabileceğini hiç düşündünüz mü? Müzik insanlarda işitsel ve zamansal olarak duyguları harekete geçirirken, mimaride bu durum optik ve fiziksel formda deneyimlenir. Tarihsel süreklilik içerisinde sürekli etkileşimde olan müzik ve mimarlık disiplinlerinin bir müzikolog gözüyle ele alınacağı 'Mimarinin Müziği' adlı görsel-işitsel sunum 16 Mayıs Salı günü saat 19:30'da Mimarlar Derneği 1927'de.
Alperen Yalçın (aka. Misucmaker), 1989'da Ankara'da doğdu. 11 yaşında müziğe başladı ve müzikle ilk tanıştığı yıllarda beste yapmaya başladı. İlk bestesi, 2004 yılında Ankara liselerarası müzik yarışmasında "En İyi Beste" seçildi.
2007 yılında konservatuvar sınavını burslu kazanarak vokal eğitimine başladı. Konservatuvar eğitimi sırasında, Avrupa'nın önemli operalarında solistlik yapmış bas bariton Merih Kazbek ve şu an Los Angeles'taki CalArts adlı sanat okulunda eğitmenlik yapan caz vokalisti Meltem Ege ile çalışma fırsatı buldu. Bu süre zarfında yurt içi ve yurt dışında birçok farklı sahne deneyimi yaşadı.
2013 yılında başladığı performans yüksek lisans programının bitirme projesi için 2015 yılının Ocak ayında "Al’York" isimli müzik grubunun temellerini attı ve bu grupla yaklaşık 3 sene içinde 2 kısa çalar ve 2 tekli üretiminin yanı sıra MIX ve ChillOut gibi ülkenin önde gelen müzik festivallerinde vokalist olarak yer aldı.
2017 yılında akademik kariyer üzerine gitmeyi tercih ederek Başkent Üniversitesi’nin Müzik Bilimi departmanında müzikoloji programına girdi. Müziğin yanı sıra diğer sanat formlarına olan merakı ve mimariye olan tutkusu, tez konusunda yol gösterici oldu. Bu iki disiplinin balansını araştırmaya başladı ve tezini müziğin mimariye yansımış en somut örneği olarak bilinen "Philips Pavyonu" özelinde çerçevelendirdi.
2019 yılından beri “Blakhol” adlı müzik grubuyla üretimlerine devam ederken eş zamanlı olarak görsel tasarımcı Efe Alpay ile audio-visual çalışmalarını devam ettiriyor.